I. DÜNYA SAVAŞI (1914–1918) KISACA

SosyalBilgiler.Net

Administrator
Yönetici
I. DÜNYA SAVAŞI (1914–1918)

I. Dünya Savaşı’ndan Önce Osmanlı Devleti’nin Durumu

Osmanlı Devleti 18. yüzyıldan itibaren Avrupa’daki bilim ve teknik alanında yapılan yenilikleri takip edemedi.

Fransız İhtilali’nden sonra yayılan milliyetçilik akımından Osmanlı Devleti olumsuz etkilendi. Osmanlı yönetimindeki milletler ayaklanmaya başladı.

Batılı Devletler, Osmanlı Devleti’nin topraklarını sömürge haline getirmek istediler.

Kapitülasyonlar nedeniyle Osmanlı ekonomisi zor durumdaydı.

Osmanlı Devleti Avrupa devletlerinin açık pazarı haline geldi. Sanayisi gelişemedi.

Osmanlı Devleti, ekonomisini düzeltmek için Avrupa’dan borç para aldı. Borçlarını ödeyemeyince Avrupalı devletler Duyun-u Umumiye (Genel Borçlar İdaresi) yönetimini kurdular.

Osmanlı Devleti’nin, içinde bulunduğu kötü durumdan kurtulmak, çöküşü önlemek için ıslahatlar yapıldı.

Tanzimat ve Islahat Fermanları ilan edildi, I. Meşrutiyet ve II. Meşrutiyet ilan edildi.



I. Dünya Savaşı’nın Sebepleri

Büyük devletler arasındaki sömürgecilik yarışı. (EN ÖNEMLİ SEBEP)

Almanya (1871) ve İtalya’nın (1870) siyasi birliğini tamamlamasından sonra sömürge arayışına girmesi. Fransa ve İngiltere’nin sömürgelerine göz dikmesi.

Sömürgecilik yarışının devletlerarası bloklaşmaya yol açması.

Rusların Panislavizm politikası ile Boğazları ele geçirerek sıcak denizlere açılmak istemeleri.

1871’de yapılan Almanya-Fransa Savaşı’nda Almanya’nın Fransa’ya ait taş kömürü ve demir yataklarıyla ünlü Alsas-Loren bölgesini ele geçirmesi.

Rusların Balkanlardaki Panislavizm politikasının Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nu olumsuz etkilemesi.

Rusların Panislavizm haraketlerine karşı Avusturya-Macaristan’ın Pancermenizm politikası.

Sırbistan’ın Bosna-Hersek bölgesini almak istemesi.

Devletlerin silahlanmaya hız vermeleri, yani aşırı silahlanmaları.

Avusturya-Macaristan veliahtının Saraybosna’da bir Sırplı tarafından öldürülmesi

(savaşın bahanesi, görünen sebep).

NOT: I. Dünya Savaşı’nın en önemli sebebi; SÖMÜRGECİLİK’tir.

Panislavizm: Slav uluslarının birliği politikasıdır. Öncülüğünü Rusya çekmektedir.

Pancermenizm: Alman uluslarının birliği politikasıdır. Öncülüğünü Almanya çekmektedir.



Üçlü İtilaf (Anlaşma) Devletleri: İNGİLTERE, FRANSA, RUSYA

Üçlü İttifak (Birleşme) Devletleri: ALMANYA, AVUSTURYA-MACARİSTAN, İTALYA

NOT: I. Dünya Savaşı başlarında İtalya taraf değiştirerek İtilaf Devletleri tarafına geçti. İtilaf Devletleri İtalya’ya Batı Anadolu, İzmir ve çevresini vaat etmişti. İttifak Devletleri İtalya’nın oluşturduğu boşluğu Osmanlı Devleti ve Bulgaristan ile doldurdu. Savaş devam ederken İtilaf Devletleri tarafına Romanya, Sırbistan, Japonya, Brezilya, Yunanistan, Portekiz, Amerika Birleşik Devletleri geçti.

Osmanlı Devleti’nin Savaşa Girme Nedenleri

Osmanlı Devleti’nin kaybettiği toprakları (Mısır, Kars, Ardahan, Batum, Girit ve Kıbrıs Adası) geri almak istemesi (en önemli sebep)

Trablusgarp ve Balkan savaşlarında kaybettiği toprakları geri alma düşüncesi.

İngiliz, Fransız ve Rus sömürgesi altında yaşayan Müslüman milletleri bağımsızlıklarına kavuşturmak istemeleri.

Siyasi yalnızlıktan kurtulmak istemesi.

Borçlardan ve kapitülasyonlardan kurtulma isteği.

Devletin eski gücünü ve itibarını yeniden kazanmak istemesi.

Ekonomik çıkmazdan kurtulmak ve iktidara tam egemen olmak istenmesi.

Osmanlı Devleti’nin Almanya’nın Yanında Savaşa Girmek İstemesinin Sebepleri

Osmanlı Devleti’nin (İttihat ve Terakki Partisi) Almanya’nın savaşı kazanacağına olan inancı.

İttihat ve Terakki Partisi yöneticilerinin (Enver Paşa, Ziya Paşa) Alman hayranlığı.

Osmanlı Devleti ve Almanya arasında gizli bir anlaşmanın yapılması.

İngiltere, Fransa ve Rusya’nın Osmanlılara karşı düşmanca politikalar izlemesi.

Rusya ile aynı tarafta olmanın imkânsızlığı.

Almanya’nın Osmanlı Devleti’ni Kendi Yanında Savaşa İstemesinin Sebepleri

Yeni cepheler açarak ve savaşı daha geniş alanlara yayarak savaşın yükünü hafifletmek istemesi.

Osmanlı Devleti’nin jeopolitik konumundan yararlanmak istemesi.

Osmanlı Devleti’nin dini gücünden (halifenin gücünden) yararlanarak bütün Müslümanları İtilaf Devletlerine karşı kullanmak istemesi.

Rusya’ya Boğazlar yoluyla yardımda bulunulmasını engellemek istemesi.

Osmanlı Devleti’nin insan gücü ve hammadde kaynaklarından yararlanmayı amaçlaması.

Süveyş Kanalı’nın denetimini ele geçirip İngiltere’nin sömürgeleri ile olan bağlantısını kesmek.

Berlin-Bağdat demiryolu hattı ile Musul-Kerkük petrollerinden yararlanmak istemesi.

Savaş sonunda Osmanlı Devleti’nin hammaddelerinden yararlanarak, Osmanlı Devleti’ni pazar haline getirmek istemesi.











Osmanlı Devleti’nin Savaşa Girmesi

Akdeniz’de İngilizlerden kaçan iki Alman gemisi (Goben ve Breslav) Osmanlı Devleti’ne sığındılar. Osmanlı Devleti bu iki gemiyi satın aldığını bildirerek İngilizlere vermeyi reddetti. Gemilerin adları Yavuz ve Midilli olarak değiştirildi. Daha sonra bu iki Alman gemisi mürettebatı Türk kıyafetleri girmiş bir şekilde Karadeniz’e açılarak Rus limanlarını (Odessa ve Sivastopol) bombaladı. Bunun üzerine Rusya Osmanlı Devleti’ne savaş açtı. Böylece Osmanlı Devleti bir oldu-bittiyle savaşa girmiş oldu.

Osmanlı Devleti’nin Savaşa Girmesiyle;

Savaş geniş bir alana yayıldı.

Savaşı süresi 2 yıl uzadı.

Almanya’nın savaştığı cephelerin sayısı azaldı.

Yeni cepheler açıldı, mevcut cepheler genişledi.

İtilaf Devletlerinin özellikle Rusya’nın işi zorlaştı.



Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı’nda Savaştığı Cepheler









Kafkasya (Doğu) Cephesi

Osmanlı Devleti’nin savaştığı ilk cephedir (22 Aralık 1914).


Bu cephede Osmanlı Devleti, Ruslar ve onları destekleyen Ermeniler’le savaştı.

Cephe Almanların isteği üzerine açıldı.

Cephenin açılma nedeni; Almanya’nın Bakü petrollerini ele geçirmek istemesi; Enver Paşa’nın Orta Asya Türkleri’ni Osmanlı Devleti çatısı altında toplamak istemesi (Pantürkizm düşüncesi); Avusturya’nın Rusya ve İngiltere karşısında rahatlamak istemesi.

Savaşı, kış şartlarının ağır olmasından dolayı Osmanlı Devleti kaybetti.

Sonuçları; Ruslar, Muş, Bitlis, Trabzon, Erzurum ve Erzincan’ı ele geçirdiler; İtilaf Devletleri Çanakkale’yi geçemediler ve Rusya’ya yardım gönderemediler. Bunun sonucunda Rusya’da ihtilal çıktı ve Rusya savaştan çekilmek zorunda kaldı (Brest-Litowsk Antlaşmasını imzalayıp savaştan çekildi/3 Mart 1918).

NOT: Daha sonra bu cepheye komutan olarak atanan M. Kemal, Rus ilerleyişini durdurdu, Muş ve Bitlis’i geri aldı.

NOT: Anadolu’da yaşayan Osmanlı vatandaşı Ermeniler, İngilizler ve Ruslar tarafından ayrı bir devlet kurma vaadiyle Osmanlı’ya karşı kışkırtılmışlardır. Kafkasya cephesinde Türk ordusuna karşı Rusya’nın yanında yer almışlar ve bilge halkına zarar vermişlerdir. Osmanlı Devleti bu isyanlar üzerine 27 Mayıs 1915 tarihinde Sevk ve İskân Kanunu’nu (Tehcir Yasası) çıkarmışlardır. Bu kanunla bazı Ermeniler, Suriye ve Irak’ın kuzeyine tehcir (göç) ettirilmişlerdir. Tehcir sırasında, bazı Ermeniler, salgın hastalıklar, göç esnasında yapılan hırsızlıklar vs. sebeplerle hayatlarını kaybettiler.





Kanal (Süveyş) Cephesi

Almanların isteği ile açıldı (14 Ocak 1915).

Bu cephede Osmanlı Devleti İngilizlerle savaştı.

Nedeni; Osmanlı Devleti’nin Mısır’ı geri almak istemesi; Süveyş Kanalı’nı ele geçirip, İngilizlerin Hindistan sömürgeleri ile bağlantısını kesmek istemesi.

Savaşı, Osmanlı Devleti kaybetti (iklim koşulları, insan ve malzeme yetersizliği nedeniyle).

Irak Cephesi

Cepheyi İngilizler açmıştır (1914–1917)

Nedeni; İngiltere’nin Musul (Irak) petrollerinden yararlanmak istemesi; İngiltere’nin kuzeye çıkıp Rusya ile birleşmek istemesi, Türk güçlerinin İran’a girip Hindistan’ı tehdit etmesine engel olmak istemesi (sömürge yollarının güvenliğini sağlamak istemesi); Rusya’ya yardım etmek istemesi.

Savaşı, Osmanlı Devleti kaybetti.

Sonucu; zengin petrol yataklarına sahip Kuzey Irak, İngiltere’nin denetimine girdi.

Filistin-Suriye

Osmanlı Devleti, İngiliz ve Araplarla savaştı. Osmanlı Devleti, bu savaşı kaybetti.

Hicaz-Yemen
Osmanlı Devleti, İngiliz ve Araplarla savaştı.

Nedeni; Osmanlı Devleti’nin İngiliz ve Arapların elindeki kutsal yerleri ele geçirmek istemesi.

Savaşı, Osmanlı Devleti kaybetti.

Çanakkale Cephesi
Cephe İtilaf Devletleri tarafından açılmıştır (1915).

Nedeni; Çanakkale ve İstanbul Boğazları’nı alıp İstanbul’u ele geçirmek; Rusya’ya yardım götürmek; Anadolu ve Rumeli arasındaki bağlantıyı kesmek; Osmanlı’yı savaş dışı bırakmak.



Çanakkale Cephesi’nin Sonuçları

Rusya’ya yardım gönderilemediği için ihtilal çıktı ve Rusya savaştan çekildi (Rusya’da Bolşevik İhtilali çıktı, Çarlık rejimi yıkıldı. 3 Mart 1918’de Brest-Litowsk anlaşması imzalandı ve Rusya savaştan çekildi)

I. Dünya Savaşı uzadı ve geniş bir alana yayıldı.

Bulgaristan İttifak Devletleri tarafına geçti.

Yaklaşık 500 bin insan öldü.

İtilaf Devletleri amaçlarına ulaşamadılar.

M. Kemal bu cephedeki başarılarından dolayı tanındı (Kurtuluş Savaşı’nda lider olarak kabul edilmesine neden oldu).

Türklerin bu cephedeki başarıları diğer devletlere örnek oldu ve bu devletler bağımsızlık mücadelesi başlattı.

NOT: Osmanlı Devleti I. Dünya Savaşı’nda müttefiklerine yardım etmek amacıyla Sınırları Dışında da savaştı. Sınırlarımız Dışında Savaştığımız Cepheler: Romanya, Makedonya, Galiçya.

ABD, savaşın başında tarafsızdı. Ancak İngiltere ve Fransa’ya gemi, silah, cephane vs. satıyordu. Bunun üzerine Almanya, ABD’nin ticaret gemilerini batırmaya başladı. Ekonomik zarara uğrayan ABD böylece I. Dünya Savaşı’na girdi (1917). İngiltere’nin I. Dünya Savaşı’na girmesi ile savaşı İtilaf Devletleri kazandı.

NOT: ABD başkanı Wilson, I. Dünya Savaşı girerken Wilson İlkeleri’ni yayınladı.



Wilson İlkeleri (8 Ocak 1918):

Yenenler yenilenlerden toprak almayacaktır (savaş sonunda yenenler bu maddeyi aşacaklar, manda-himaye yönetimi kurdular).

Yenenler yenilenlerden savaş tazminatı almayacaktır.

Devletlerarasında gizli antlaşmalar yapılmayacaktır.

Dünya’da kalıcı bir barış için “Milletler Cemiyeti” (Cemiyet-i Akvam) kurulmalıdır.

NOT: Milletler Cemiyeti savaş sonucu kurulmuş, kuruluş amacı yeni bir dünya savaşını önlemek ve barışı korumaktı. Ancak bir süre sonra, cemiyet, büyük devletlerin kontrolüne girdiğinden ve II. Dünya Savaşı’nı engelleyemediğinden 1945 sonrası kapatılmış, yerine Birleşmiş Milletler kurulmuştur.

Her devlet kendi güvenliğini koruyacak kadar silah üretecektir.

NOT: Dünya’da ilk silahsızlanma önerisidir.

Türkleri İlgilendiren Kısım;
Türklerin çoğunlukta olduğu bölgelerde kesin egemenlik hakkı tanınmalıdır.

Türk egemenliğinde yaşayan diğer milletlere kendi kendini yönetme hakkı verilmelidir (bizim için kötü bir madde).

Boğazlar, bütün devletlerin gemilerine açık olmalıdır (bu da bizim için kötü bir madde).

NOT: Wilson İlkeleri genel olarak yenilen devletleri koruyucu niteliktedir. Bunun nedeni; İngiltere ve Fransa’nın toprak ve savaş tazminatı alarak güçlenmesini istememeleridir.

NOT: Wilson İlkeleri, Kurtuluş Savaş’ımızın temel belgesi olan Misak-ı Milli’nin içeriğini oluşturmuştur.



Savaşın Sonunda İmzalanan Ateşkes Antlaşmaları

Bulgaristan = Sofya Ateşkes Antlaşması (29 Eylül 1918)

Osmanlı Devleti = Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918)

Avusturya-Macaristan = Villa Gusti Ateşkes Antlaşması (3 Kasım 1918)

Almanya = Rethondes Ateşkes Antlaşması (11 Kasım 1918)

NOT: I. Dünya Savaşı’nın sonunda imzalanacak barış antlaşmalarının maddeleri Paris Barış Konferansı’nda belirlendi (18 Ocak 1919)



I. Dünya Savaşı’nı Bitiren Barış Antlaşmaları

İtilaf Devletleri ile;

Almanya = Versay Antlaşması (28 Haziran 1919)

Avusturya = Sen Germen Barışı(10 Eylül 1919)

Macaristan = Triyanon Antlaşması (6 Haziran 1920)

Bulgaristan = Nöyyi Antlaşması (27 Kasım 1919)

Osmanlı Devleti = Sevr Antlaşması (10 Ağustos 1920)

NOT: Sevr Barış Antlaşması uygulanmamıştır. Çünkü devletlerarası hukuka göre bir atlaşmanın uygulanabilmesi için meclis tarafından onaylanması gerekir.



I. Dünya Savaşı’nın Sonuçları

I. Dünya Savaşı’nı İtilaf Devletleri kazandı.

Çok uluslu devletler (Osmanlı, Avusturya-Macaristan, Çarlık Rusya’sı) yıkıldı.

Polonya, Çekoslovakya, Yugoslavya, Avusturya, Macaristan, Sovyetler Birliği, Türkiye gibi yeni devletler kuruldu.

Dünya barışını sağlamak, devletlerarası sorunları çözmek amacıyla “Milletler Cemiyeti” (Cemiyet-i Akvam) kuruldu (20 Ocak 1920).

Bazı ülkelerde rejim (yönetim) değişikliği oldu. İtalya’da Faşizm, Almanya’da Nazizim, Rusya’da Kominizm (Sosyalizm) gibi. Cumhuriyet yaygınlaştı.

Sömürgecilik isim değiştirerek manda ve himaye adı ile devam etti.

Almanya tüm sömürgelerini kaybetti, ordusu terhis edildi, silah sanayi kurması yasaklandı.

İngiltere büyük bir ekonomik güce sahip oldu.

Rusya’da çarlık rejimi yıkılmış, dünya tarihinde ilk kez sosyalist bir yönetim kurulmuştur.

I. Dünya Savaşı’nın sonuçları II. Dünya Savaşı’na zemin hazırladı (Versay Antlaşması çok ağır şartları olan bir antlaşmaydı, şartları II. Dünya Savaşı’nın bir sebebi oldu).

NOT: I. Dünya Savaşı’ndan en kazançlı çıkan devlet İngiltere oldu. İtalya galip devlet olmasına karşın savaştan istediği kazancı sağlayamadı, büyük bir ekonomik bunalıma girdi.

NOT: I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI ve SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI imzalandı.

MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI (30 Ekim 1918)

İtilaf Devletleri ve Osmanlı Devleti arasında 30 Ekim 1918’de Bahriye Nazırı Rauf Orbay başkanlığındaki Osmanlı komisyonu ile İngiliz temsilcisi Amiral Calthorp arasında Limni Adası’nın Mondros Limanı’nda imzalandı. Antlaşmanın maddeleri:

Çanakkale ve İstanbul Boğazları tüm antlaşma devletlerine açılacak.

Osmanlı ordusu terhis edilecek.

Orduya ait silahlar, cephane, donanma ve taşıtlar İtilaf Devletlerinin emrine verilecek.

Bütün haberleşme, ulaşım araç ve gereçleri İtilaf Devletlerinin denetimi altında bulundurulacaktı.

İtilaf Devletleri, kendi güvenliklerini tehdit edecek bir durum ortaya çıkarsa herhangi bir stratejik noktayı işgal edebileceklerdi (7. MADDE).

İtilaf Devletleri ve Ermeni esirleri serbest bırakılmış, Osmanlı esirleri iade edilmeyecekti.

Donanma, İtilaf Devletlerinin gösterecekleri limanlarda gözaltında tutulacaktı. Limanlar İtilaf Devletlerine terkedilecekti.

Trablus ve Bingazi, Hicaz, Yemen, Suriye ve Irak’ta bulunan Türk ordusu teslim olacaktı.

Hükümet iletişiminde telsiz, telgraf, kablo, posta örgütleri İtilaf Devletleri tarafından kontrol edilecektir.

Bütün demiryolları İtilaf Devletleri tarafından kontrol edilecektir.

Osmanlı Devleti üçlü İttifak Devletleri ile her türlü bağlantısını kesecekti.

Doğu Anadolu’daki altı ilde (Sivas, Erzurum, Van, Bitlis, Elazığ, Diyarbakır) karışıklık çıkarsa, İtilaf Devletleri, bu illerin herhangi birini işgal edebileceklerdi (24. MADDE). (Amaç Doğu Anadolu’da bir Ermeni Devleti kurmaktır. Antlaşmanın İngilizce metninde bu altı il için Ermeni illeri denilmektedir).

NOT: Antlaşmanın Osmanlı Devleti için en ağır maddesi 7. maddedir. Bu maddeye dayanarak İtilaf kuvvetleri istedikleri bölgeyi işgal edebilme hakkına sahip olmuşlardır.

Ateşkesin Uygulanışı

İngiltere: Musul, Batum ve Kars’ı işgal ettiler. Samsun ve Merzifon’a asker çıkardılar.

Fransa: Dörtyol, Mersin, Adana, Urfa, Antep ve Maraş’ı işgal ettiler.

İtalya: Antalya, Aydın ve Konya’yı işgal ettiler.

Yunanistan: Doğu Trakya’yı işgal ettiler.

NOT: Mondros Mütarekesi’nden sonra İtilaf Devletlerinin işgal ettikleri ilk yer; MUSUL, ardından 13 Kasım 1918’de İstanbul ve 15 Mayıs 1919’da İzmir olmuştur (İtilaf Devletlerinin İstanbul’a girmesi ile Vahdettin, meclisi kapatarak meşrutiyet yönetimine son vermiştir).

NOT: Mondros Ateşkes Antlaşması ile Osmanlı Devleti fiilen ve hukuken sona ermiştir.

Paris Barış Konferansı (18 Ocak 1919)

İngiltere, Fransa, İtalya, ABD ve Japonya’nın liderliğinde 32 devletin katılımıyla gerçekleşti.

Rusya’nın savaştan çekilmesinden sonra Osmanlı Devleti’nin paylaşım tasarılarını gerçekleştirmek için düzenlendi (gizli antlaşmalarda Doğu Anadolu, Boğazlar ve Trabzon çevresi Ruslar’a verilmişti. Rusya savaştan çekilince bu yerlerin yeniden paylaşılması gerekiyordu).

Bu konferans sonunda I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkan devletlerle yapılacak barış antlaşmaları belirlendi.

Fransa ve İngiltere konferansta Doğu Trakya ile İzmir çevresinin Yunanistan’a verilmesini sağladılar. Çünkü; İngiltere Doğu Akdeniz’de güçlü bir İtalya yerine zayıf bir Yunanistan’ı tercih ediyordu.

Paris Barış Konferansı’nın Önemi

İtilaf Devletleri “Doğu Sorunu”nu çözdüklerini sanmışlardır.

Yunanlıların İzmir’i işgal etmelerinin hukuki dayanağı olmuştur.

İtalya ile İtilaf Devletleri arasında ilk anlaşmazlık başlamıştır.

İzmir’in İşgali (15 Mayıs 1919)

Nedenleri: Paris Barış Konferansı’nda İngiltere ve Fransa’nın İzmir ve çevresini Yunanistan’a verme kararı alması; Yunanistan’ın yayılma ve büyüme politikası (megola idea/büyük Yunanistan).

Yunanistan’ın İzmir ve çevresinin işgalini haklı gösterme nedenleri: Batı Anadolu eski bir Yunan yurdudur; Ege Denizi’nin her iki yakası ekonomik bir bütündür; Batı Anadolu’da Türkler, Rum nüfustan daha azdır; Batı Anadolu’da Türkler, Rumları katletmektedir.

Sonucu: Osmanlı Hükümeti işgale karşı kayıtsız kaldı; Türk halkı durumun ciddiyetinin farkına vardı, işgal bütün yurtta protesto ve mitinglerle kınandı; işgallere karşı silahlı direniş çeteleri kuruldu (ilk kez Kuva-i Milliye [ulusal güçler] oluşmuştur).

İşgale karşı ilk tepkiyi gazeteci Hasan Tahsin gösterdi, düşmana ilk kurşunu attı.

NOT: İzmir’in işgali ulusal bilincin uyanmasına, yayılmasına ve Türklerin birleşmesine neden olmuştur.

Amiral Bristol Raporu hazırlandı.

Amiral Bristol Raporu (11 Ekim 1919)

Yunanlıların İzmir’i işgalinden sonra başlattıkları katliamlar nedeniyle Avrupa kamuoyu Türklerden yana bir tutum içerisine girdi.

Osmanlı Devleti’nin isteği üzerine katliamları araştırmak üzere bölgeye bir heyet gönderildi.

Amerikalı Amiral Bristol başkanlığında İngiliz, Fransız ve İtalyan generallerden oluşan heyet bir rapor yayımladı.

Düzenlenen raporda Yunanistan’ın bu bölgedeki işgallerinin haksız olduğu bildirildi. Batı Anadolu’da Yunanlıların propaganda ettiği gibi Rum nüfusun fazla olmadığı ortaya çıkmıştır.

NOT: Bristol Raporu, Türk milli mücadelesinin haklı olduğunu kabul eden ve destekleyen ilk uluslar arası belgedir.
 
Üst