I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ’NİN GENEL DURUMU

SosyalBilgiler.Net

Administrator
Yönetici
I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ’NİN GENEL DURUMU

Ekonomik Durum:


Avrupa’daki gelişmelerin hiçbiri yaşanmamıştır.

Avrupa’da Rönesans ve Reform hareketleri sonucu özgür düşünce ortamı oluşmuş, Aydınlanma felsefesinin yaşanması ile bilim ve teknik alanında önemli gelişmeler olmuş (ama Osmanlı’da bu gelişmeler yaşanmamış).

Coğrafi keşifler sonucu sömürgeleşme hareketi başlamış, Avrupa zenginleşmiş (bu keşifler sonucu yeni ticaret yolları bulunmuş, Osmanlı’nın elindeki ticaret yolları önemini kaybetmiş).

Avrupa’da bilimsel gelişmelerin üretim alanında uygulanması sonucu Sanayi Devrimi gerçekleşmiş. Sanayi Devrimi sonuçları; emek azaldı, üretim arttı; üretimde aletin yerini makine aldı; uluslar arası ticaret hızlandı; işçi sınıfı oluştu; göçler başladı, büyük kentler oluştu; hammadde ve pazar sorunu sömürgeciliği başlattı; sömürgecilik uluslar arası rekabeti doğurdu (Osmanlı Devleti, Sanayi Devrimi’ni yaşayamaması sonucunda, hammadde ve Pazar alanı olmuştur).

1841 yılında kapitülasyonların devlet denetiminden çıkması ile ekonomik iflasın eşiğine gelinmiş ve Avrupa’nın açık pazarı olunmuştur.

Osmanlı sanayisi çökmüş, hammadde üreticisi konumuna gelmiştir.

Dışarıdan bol sayıda ucuz hammadde gelmesi ile Avrupa’nın açık pazarı haline gelmiştir.

Lonca örgütü önemini yitirmiş, işsizlik artmıştır.

Dış ticaret açığı artmıştır.

Siyasal Durum

Sened-i İttifak: II. Mahmut ile ayanlar [büyük toprak sahipleri] arasında imzalandı. Sened-i İttifak’a göre, ayanlar devlet otoritesini tanıyacak, ıslahatları benimseyecek, buna karşılık bulundukları bölgede vergi toplama hakkını elde edeceklerdi.

NOT: Osmanlı Devleti’nde demokratikleşme alanında atılan ilk adım 1808 yılında imzalanan Sened-i İttifak’tır. Bu belge ile padişahın otoritesi, egemenlik hakları ilk kez kısıtlanmıştır. Ayrıca Osmanlı Devleti’nin ayanlara söz geçiremeyecek kadar zayıf olduğunu gösterir.

Tanzimat Fermanı ve Islahat Fermanı: Padişahın egemenlik hakları ilk kez yasayla kısıtlanmıştır. Anayasal düzenin ilk adımıdır.

I. ve II. Meşrutiyet: Padişahın egemenlik hakları ilk kez Anayasa ve Parlamento (meclis) ile kısıtlanmıştır. Halk yönetime katılmaya başlamıştır.

NOT: Ekonomik güçsüzlüğün sonucunda, Osmanlı’nın dünya siyasi yaşamında pek fazla etkisi bulunmuyordu.

Sosyal Durum:

Tanzimat Fermanı ile tüm halkın can, mal ve namus güvencesi sağlanmıştır.

Anadolu, Türk köylüsünün malı değildi, bu nedenle de mal ve can güvencesi pek bir şey ifade etmiyordu.

Ticaret azınlıkları, tarım ise Türklerin yaptığı uğraşlardı (uğraşları da toplum içindeki statülerini belirliyordu).

Askerlik tamamen Türklere ait bir uğraş olmuştu, azınlıklar askerlik yapamazdı.

Ordu, eski sayısı ve gücünü kaybetmişti (Tımar sistemi bozulmuş, bu da hem orduyu hem de ekonomiyi etkilemişti).

İmparatorluk içinde çok sayıda din ve ulustan insanlar bulunuyordu.

Sömürgecilik:

Sanayi Devrimi’nin doğal sonucu olarak ortaya çıkmıştır.

Seri üretim, bol hammadde gereksinimini de beraberinde getirmiştir.

Üretilen sanayi malları için de Pazar gereksinimi, sömürge yarışını hızlandırmıştır.

İlk sömürgeci devletler: İngiltere, Fransa, Hollanda ve Belçika’dır.

Almanya ve İtalya; siyasi birliklerini geç tamamladıkları için sömürgecilik eylemlerinde geç kalmışlardır.









I. MEŞRUTİYET (11 Aralık 1876)


Nedeni:

İmparatorluğun içine düştüğü ekonomik, siyasal, idari, sosyal ve askeri bunalımdan kurtarılmak istenmesi.

Panislavist politikaya karşı önlem almak.

İmparatorluğun birliğini sağlamak.

Avrupalı devletlerin içişlerimize karışmasına engel olmak.

Gelişme: Avrupa’da eğitimlerini tamamlayan Osmanlı aydınları (Mithat Paşa, Ziya Paşa, Namık Kemal) Padişah II. Abdülhamit’e zorla ilan ettirmişlerdir.

1876 Anayasası’nın Genel Özellikleri (Kanun-i Esasi)

Ulusal tepkinin sonucunda gerçekleşmediğinden ulusal iradenin ürünü değildir.

Son söz yine padişaha ait olduğundan padişahın yetkileri kısıtlanmamıştır.

Halk yönetime katılmamıştır.

Sonucu: Padişah II. Abdülhamit, 1877–1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nı (93 Harbi) bahane ederek Meclis’i kapatmış ve Anayasal düzene son vermiştir.

Önemi: Yürürlükte çok kısa kalmasına rağmen daha sonraki olaylara öncülük etmiş (II. Meşrutiyet) ve fikirlerin olgunlaşmasında etkili olmuştur.

NOT: Kanun-i Esasi; Türk tarihinin ilk anayasasıdır. Osmanlı Devleti’nde Anayasal düzenin başlangıcı olmuştur.

II. MEŞRUTİYET (23 Temmuz 1908)

II. Abdühamit’in, Meclisi kapatması sonucu İstibdat (baskı) Dönemi başladı.

Meşrutiyet’i yeniden kurmak isteyen aydınlar ve yüksek okul gençleri İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni (Birlik ve Yükselme) kurdular.

İngilizlerin ve Rusların Reval şehrinde bir araya gelerek, Makedonya’nın Osmanlı Devleti’nden ayrılması konusunda anlaşmaları üzerine, İttihat ve Terakki Cemiyeti Meşrutiyet’in yeniden ilan ettirmek, Avrupa devletlerinin Osmanlıların içişlerine karışmasını önlemek için harekete geçti.

Cemiyete bağlı subaylardan Enver Bey Selanik’te, Niyazi Bey Manastır’da kendilerine bağlı askerlerle ayaklandılar.

Ayaklanmanın genişlemesinden çekinen II. Abdülhamit, meşrutiyeti yeniden ilan ettirmek zorunda kaldı (1908).

II. Meşrutiyet Sonrası Siyasal Gelişmeler

Osmanlıcılık düşüncesi yerine, Türkçülük düşüncesi egemen olmuştur.

Bulgaristan bağımsızlığını elde etmiştir (1908).

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Bosna-Hersek’i topraklarına katmıştır.

Yunanistan, Girit’i topraklarına katmıştır.

31 Mart Olayı (13 Nisan 1909 / Hicri takvime göre 31 Mart)

Nedeni.
İtilaf ve Hürriyet Partisi’nin (Uyuşma ve Özgürlük) meşrutiyet yönetimine son vermek ve eski düzeni yeniden getirmek istemeleri, halkı kışkırtmaları sonucu İstanbul’da ayaklanma çıktı.

Sonucu

Ayaklanma Selanik’ten İstanbul’a gönderilen Hareket Ordusu tarafından bastırıldı (Kurmay Başkanı M. Kemal).

İsyan bastırıldı, suçlular cezalandırıldı. II. Abdülhamit tahttan indirilerek yerine V. Mehmet Reşat getirildi.

Anayasada bazı demokratik değişiklikler yapıldı (padişahın meclisi açma-kapama yetkisi, sürgüne gönderme yetkisi elinden alındı, padişah meclise karşı sorumlu oldu).

Özelliği: Osmanlı Devleti’nde mevcut yönetime ve Anayasal düzene karşı ilk gerici nitelikteki ayaklanmadır.
 
Üst